ULUSUMUZ BU OYUNU BOZACAKTIR…
Ülkemiz 22 Temmuz tarihinden itibaren son yılların en acı günlerini yaşamaya başladı. Barış içinde birarada yaşama azim ve kararlılığımızı ortadan kaldırmaya kararlı olan bir anlayışın başlattığı kanlı saldırılar yaşamının henüz baharındaki Mehmetçiklerimizi, subay ve astsubaylarımızı, polislerimizi hain pusularda toprağa düşürdü. Artık şehitlerimizin isimleri değil sayıları konuşulmaya başlandı. Unutmayalım ki, kalleşçe öldürülen her yaşam bir sayıdan çok daha fazlasıdır. Öldürülen aslında umutlardır, hayallerdir, ideallerdir, kutlanmamış doğum günleridir, nikah törenleridir, ana-baba ile, çocuklarla yaşanacak mutluluklardır. Ateş düştüğü yeri yakmaktadır. Binbir emekle büyüttükleri yavrularını kara toprağa veren ana-babalar, yetim kalan çocuklar, bizim birkaç gün sonra unutacağımız bu acıyı ömürleri boyunca yaşayacaklardır. Bu nedenle, şehitlerimize üzülmekten, yakınlarına acımaktan önce yapmamız gereken tek şey empatidir.
Birlik ve beraberliğimizi temsil eden şanlı bayrağımız hangi kökenden gelirsek gelelim tüm ulusumuzun ortak değeridir. Büyük Atatürk’ün ilkelerini koyduğu üniter yapımızın sembolüdür. Bugün her zamankinden daha fazla, birlik ve beraberliğe ihtiyacımız vardır. Genç Cumhuriyetimizi temelden sarsmayı, ülkemizin bütünlüğüne darbe vurmayı hedef alan girişimler ulusumuzun feraseti, gücü ve dayanışması karşısında sonuçsuz kalmaya mahkumdur.
Bu çerçevede, terör örgütünün kalleşçe saldırılarına karşı infiale kapılarak iç savaş beklentilerine zemin hazırlayacak her türlü girişim konusunda da dikkatli olmak zorunluluğu vardır.Ülkenin genelinde, protesto sınırlarını aşarak şiddete varan her türlü eylemin, terör örgütünün yapmaya çalıştığı toplumu bölme ve ayrıştırma tuzağına düşme tehlikesini de beraberinde getirdiği gerçeğini gözardı etmemek gerekmektedir.
Yedi düvele karşı insanlık tarihinin en büyük zaferlerinden birini kazanarak bağımsız bir devlet kuran ulusumuz, bu günleri de birlik, beraberlik, dayanışma ve eşsiz sağduyusu ile aşacak, ülkemizin huzuruna kastedenlerin oyununu mutlaka bozacaktır. Ulusumuz ve Türkiye Cumhuriyetinin tüm anayasal kurumları, kardeş kanı döken bu kirli tezgahı ortadan kaldıracaktır.
Ulus olarak yapmamız gereken tek şey şehitlerimizi unutmamaktır. Bu ülke için, bu ulusun huzur ve esenliği için yaşamlarını feda eden tüm şehitlerimizin anısını yaşatmak hepimize düşen insanlık borcumuzdur.
Bu düşüncelerle, bölücü terör örgütünün kalleş saldırılarında yaşamını yitiren tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, başta kederli aileleri olmak üzere tüm ulusumuza başsağlığı, yaralanan ve sakat kalan tüm gazilerimize acil şifalar diliyoruz.
TALPA Yönetim Kurulu